App Store Optimization (ASO) Nedir? Nasıl Yapılır?
Bir markanın dijital dünyada var olabilmesi, pazarda payını genişletebilmesi ve hedef kitlesine ulaşarak sunduğu hizmet, ürün ya da bilgiyi pazarlayabilmesi adına ilk akla gelen web siteleri ya da sosyal medya hesapları çoğu zaman yeterli değildir.
6.3 milyarı aşkın akıllı telefon ve 1.1 milyar tablet kullanıcısının olduğu ve kullanıcıların mobildeki zamanının yaklaşık %88’ini uygulamalarda harcadığı bir dünyada, dijitalde büyümek ve fark yaratmak için dijital pazarlama stratejileri içerisine App ve Google Play Store’da büyümeyi hedefleyen app store optimization (ASO) çalışmalarını dahil etmeliyiz.
ASO’nun ne olduğuna ve bu kapsamda ilerletilmesi gereken makro ve mikro işlere geçmeden önce, SEO’da olduğu gibi ASO’da da tek yönlü bir yaklaşımın efektif çıktılar vermeyeceğinin altını çizmem gerekir.
ASO’yu dijital pazarlama bütünü içerisinde rekabeti sertleştirmeye ve fırsat alanları değerlendirmeye yardımcı ve en önemlisi doğru strateji ile katkı düzeyi hayli yüksek bir alan olarak konumlandırmamız gerekir. Pazara ve hedef kitleye bağlı olarak çalışma alanlarındaki eforun ağırlığı değişkenlik gösterse de SEM, SEO ve ASO bir arada yürütülmelidir.
App Store Optimization (ASO) Nedir?
ASO (App Store Optimization); temel hedefi bir uygulamanın hedef kelime gruplarında App Store ve Play Store’daki sıralamalarını iyileştirmek, sıralamalardaki değişimlere paralel olarak indirme ve kullanıcı etkileşiminin gelişimini hedeflemek, bu yönüyle marka bilinirliğine dolaylı katkı sağlarken doğru uygulama içi deneyimle dönüşümde de anlamlı çıktılar ortaya koyan bir çalışma sistematiğidir.
App Store Optimization (ASO) Neden Önemlidir?
Bir uygulamanın App ve Google Play Store’da daha görünür olmasını sağlayan ASO önemlidir çünkü app store optimizasyon çalışmaları
- Daha fazla indirme ve kullanıcı ve dolayısıyla pazarda rekabet üstünlüğü sağlar.
- Hedef kitleye ulaşmayı sağlayarak yüksek kaliteli trafiğe erişim imkanı sunar.
- Kullanıcı yolculuğunun iyileştirilmesi ile beraber dönüşüm oranlarının geliştirilmesini destekler.
App Store Optimization (ASO) ve SEO Arasındaki Farklar
Her iki çalışma sistematiği de aynı amaca yani dijital varlığın, hedef platformdaki görünürlüğünü geliştirmeye odaklanır. Farklılaştıkları temel nokta ise hedef platformdur. ASO, uygulama özelinde yürütülen bir çalışma sistematiği olması itibariyle Google Play Store ve App Store’a odaklanır. SEO ise web sitesi odağındadır ve internet kullanıcıların yaklaşık %90’nın kullandığı Google’a odaklanır. İki çalışma sistematiği arasındaki temel fark, odaklandıkları platformdur. Elbette farklar yalnızca platform ile sınırlı değildir.
- Uygulama özelinde müdahale edilebilecek alanların sınırlı olması ve buna paralel olarak store algoritmalarının da birkaç sınırlı ve kritik metrik etrafında şekillenmesi, ASO’nun oyun alanını kısıtlar. SEO’da ise bu oyun alanı pazarın yapısı, rekabet düzeyi ve özünde aynı kalsa da sürekli değişen algoritma güncellemeleri ile çok daha geniş ve dinamiktir.
- Kapsamlı ve kendi içerisinde alt kırılımlara ayrılan dinamikleri, gösterilen ilgi ve önem düzeyi itibariyle SEO operasyonunda kullanılabilecek analiz araçlarının sayısı ASO’ya kıyasla çok daha fazladır. ASO’da operasyon süreçlerini yürütürken kullanılabilecek efektif analiz araçları vardır. İçeriğin son paragraflarında bu tool’lardan ayrıca bahsedeceğim. Yine bu noktada SEO operasyonunda kullanılan araçların belirli kırılımlarda özelleştiğinin de altını çizmek gerekir. Örneğin; Lumar (Deepcrawl) ağırlıklı teknik SEO kapsamında değerlendirilirken Keywordtool.io hedef kelime gruplarının tespit edilmesi adına kullanılır. Keywordtool.io gibi kelime grubu odaklı analiz araçları SEO ve ASO için ortaktır. ASO’da ise efektif bir süreç yönetimi adına kullanılabilecek analiz araçları sınırlıdır. Bu da önemli bir fark olarak dikkat çeker.
App ve Google Play Store Sıralama Faktörleri
Bir önceki alt başlıkta belirttiğim üzere store algoritmalarının sıralama sonuçlarını şekillendirirken beslendiği alanlar SEO’ya kıyasla sınırlıdır fakat kendi içerisinde değerlendirdiğimizde müdahale edilmesi gereken birçok metrik olduğu görülür.
App ve Google Play Store sıralama faktörlerini
- Uygulamanın ismi (title), kısa ismi (subtitle) ve açıklama (description) alanları,
- Uygulama görselleri (screenshot), videoları ve simgesi (favicon),
- Uygulamanın yer aldığı kategori,
- Uygulamadaki güncellemeler (yenilikler),
- Kullanıcı geri bildirimlerinin içeriği, ortalama puanı ve trendi,
- İndirme ve aktif kullanıcı sayısı ve etkileşim düzeyi,
- Uygulamanın boyutu, hızı ve bug’ların yoğunluğu
olarak 7 maddede listeleyebilirim.
Elbette bu faktörlerin sıralama algoritması içerisindeki etki düzeyi değişkendir ve bu değişkenlik, kategori ve hedef sorgu bazında belirgin bir hal alabilir.
Yukarıda sıraladığım faktörlerin etki düzeylerini ve optimizasyon süreçlerini ASO Nasıl Yapılır? başlığı altında detaylandıracağım fakat burada da ASO faktörleri çerçevesinde değindiğim bu alanları genel hatlarıyla özetlemek istiyorum.
İlk adımda uygulamanın doğru kategoride listeleniyor olması gerekir. Dolayısıyla ASO kapsamında check etmemiz gereken ilk nokta burasıdır.
Uygulamanın adı, subtitle’ı, açıklama ve yenilikler (güncellemeler) alanları, metin odaklı bölümlerdir ve bu bölümlerin eğer uygulama ile hedeflediğimiz kelime grupları ve uygulamanın içeriği trend’lerden etkileniyorsa dönemsel olarak update edilmesi kritiktir. Tabi diğer taraftan metin girişi yapacağımız bu alanlarda doğal akış içerisinde hedef kelime gruplarının yer alması gerekliliğine de dikkat çekmek gerekir. Bu da bizi “hedef kelime gruplarım neler?” sorusuna götürür. Dolayısıyla ikinci adımda hedef kelime gruplarını belirlemek ve metin odaklı alanları bu kelime gruplarına göre inşa etmenin kritik olduğunu vurgulamalıyım.
Yenilikler (güncellemeler) kısmına ayrı bir parantez açmam gerekir. Update sonrasında uygulamaya dahil edilen ve kullanıcının dikkatini çekebileceğini düşündüğümüz özelliklerin, kullanıcı deneyimini negatif etkilemesi dolayısıyla kaldırılan bug’ların ve etkileşim düzeyini geliştireceğini düşündüğümüz diğer tüm değişimlerin bu alanda kullanıcıya sunulması gerekir. Metin yapıları ile store algoritmalarını beslerken kullanıcının da dikkatini çekme hedefini göz ardı etmemeli ve doğru anda highlight edeceğimiz geliştirmeler, fırsatlar ve halihazırdaki özellikler ile kullanıcıda indirme eğiliminin tetiklenmesini sağlamalıyız.
App’in aktif kullanıcı sayısı, indirme trendi ve kullanıcıların uygulama içerisindeki etkileşim düzeyi de store algoritmalarının beslendiği alanlardır. Kullanıcıyı uygulama ile buluşturduktan sonra indirmeye yönlendirebilmek kritiktir. Bunu başardığımız ve uygulama içerisinde de kullanıcıya efektif bir deneyim sunduğumuz takdirde çoğu zaman bu deneyim olumlu bir geri bildirim haline gelir ve yine store algoritmalarının ve elbette uygulamayı indirmeden önce kullanıcıların incelediği reviews (incelemeler) alanındaki görünümü çok daha efektif bir noktaya getirebiliriz.
Son olarak görsel asset’lerden kısaca bahsetmek istiyorum. Uygulama ekran görüntüleri ve önizleme videoları, kullanıcıların ilk temas ettiği alanlar olması dolayısıyla uygulama dışı etkileşimin yaratılması adına çok önemlidir. Bu alanlarda uygulamanın özelliklerinin dikkat çekici bir şekilde ifade edilmesi ve uygulamanın fayda düzeyinin vurgulanması gerekir. Tabi görsel ve videoların hazırlanması esnasında dikkat edilmesi gereken detaylar çok daha fazladır. Bu detayları içeriğin devamında “Uygulama Ekran Görüntüsü ve Videolarını Kullanıcı ve Sektörün Beklentilerini Dikkate Alarak Optimize Etmek” alt başlığında bulabilirsiniz.
Genel hatlarıyla App ve Google Play Store algoritmalarının dikkate aldığı sıralama faktörlerine baktıktan sonra bu faktörlerin detaylarını incelemeye ve optimizasyon önerilerinden bahsetmeye başlayabiliriz.
App Store Optimization (ASO) Nasıl Yapılır?
Play ve App Store algoritmalarının dikkate aldığı değişken sayısının sınırlı olması itibariyle ASO’da dokunabileceğimiz alan sayısı bir önceki satırlarda da vurgulandığı üzere gibi sınırlıdır.
Bu temel alanların kullanıcı arama eğilimleri, algoritma beklentileri ve rakiplerin yaklaşımları odağında optimize edilmesi, hedef sorgularda ve yine app kategorilerinde sıralamaların iyileşmesine zemin hazırlar.
Unutulmaması gereken en önemli nokta; store algoritmalarının indirme verilerinden ve etkileşimden büyük ölçüde beslendiğidir. Öyle ki, paid kampanyalar ile desteklenen app download stratejileri algoritmayı tetiklemesinin yanında brand’i de geliştirerek organic search’ün download katkısında da efektif bir gelişime zemin hazırlar. Dolayısıyla dijital pazarlamanın neredeyse tüm çalışma alanlarında olduğu gibi burada da organikteki iyileşme hedefini paid ile beslemek önemli ve değerlidir.
Diğer taraftan etkileşimi anlamlı ölçüde artıracak geliştirme ve marketing çalışmaları da ASO kapsamında önemli alanlardan biridir. İçeriğin ilerleyen bölümlerinde yer verdiğim “Hedef Kitlemizin Kümelendiği Alanlarda Download Hedefiyle Görünür Olmak” başlığı, bu önemli alana detaylarıyla dikkat çeker.
ASO’da süreci genel hatlarıyla özetledikten sonra mutlaka ilerletilmesi gereken çalışma alanlarını 7 maddede detaylandırmaya başlıyorum.
Hedef Kelime Gruplarını Belirlemek
ASO’da temel amaç hiç şüphesiz kullanıcıların store’larda search ettiği kelime gruplarında position’ları iyileştirmek ve böylelikle download kazanımı sağlayarak kartopu etkisi yaratmak ve kategori ve overall ranking’in gelişimiyle beraber indirme, etkileşim ve satın almaya katkısı olan, değer yaratan bir çalışma süreci ortaya koymaktır. Dolayısıyla ASO kapsamındaki optimizasyon alanlarına geçmeden önce hangi kelime gruplarına odaklanabileceğimizi ve bu kelime gruplarının en yalın haliyle ortalama aranma eğilimlerini ve güncel position’ları tespit etmek gerekir. Mevcut durumu ve hedefleri ortaya koyduktan sonra gelişim için ihtiyaç duyulan aksiyonların planlanması yani ihtiyaçların, kaynakların ve stratejinin ortaya konulması sürecine geçilir.
Kelime gruplarını belirlerken Mobile Action ya da data.ai gibi ASO süreçlerinde kullanılabilecek tool’ların Keyword Research alanlarını kullanabiliriz. Diğer taraftan keywordtool.io gibi doğrudan kelime grubu özelinde data alabileceğimiz tool’ları da bu süreç içerisine dahil edebiliriz. ASO noktasında benim tercihim, doğrudan bu alan özel geliştirilen bir tool’un verileri ile devam etmek.
Uygulama İsim, Kısa İsim ve Açıklama Optimizasyonu
Uygulama adı ve açıklaması, Play Store ve App Store algoritmaların uygulamaya ilişkin belirgin ipuçları alması ve bu ipuçlarını sıralama sonuçlarını şekillendirirken kullanmasının yanında kullanıcıların doğrudan temas ettiği ve etkileşimi tetikleme ihtimaline sahip alanlar olması itibariyle ASO kapsamında incelenmesi ve ihtiyaç halinde optimize edilmesi gereken alanların başında gelir. Elbette her iki alan için de sonsuz uzunluğa sahip text’ler kullanmak mümkün değildir. Uygulama ismi ve kısa başlık (subtitle) için 30 karakter sınırı varken uygulama açıklamasında bu sınır 4000 karakter olarak belirlenmiştir.
Uygulama ismi; uygulamanın içeriğini birkaç kelime ile özetleyen ve içerisinde mutlaka “marka adının” yer alması gereken bir alandır. Alanın karakter sınırı olduğundan dolayı fırsat olması halinde hedef kelime grubu içerisindeki en önemli sorgulardan bir ya da birkaçının uygulama ismine dahil edilmesi değerlendirilmelidir.
Uygulama açıklaması ise uygulamanın sunduğu avantajlara, sahip olduğu özelliklere, markanın ürün ya da hizmet yelpazesine, iş standartlarına ya da uygulamanın amacına yönelik detayların yani uygulamaya dair en kritik ve önemli noktaların (çünkü karakter sınırı vardır) yer alması gereken alandır.
Tabi uygulama açıklamasını oluştururken iki yönlü düşünmek gerekir. Bu yönlerden ilki; kullanıcının uygulama açıklamasını inceleyerek uygulamaya ilişkin detaylara hakim olma ve app’i deneyimleme noktasındaki olası isteğidir. Diğer yönü ise store algoritmalarına sinyal gönderebilmek adına görünürlük hedeflenen sorguların doğal akış içerisinde bu alana dahil edilmesidir.
Uygulama Açıklaması Nasıl Olmalı?
İdeal bir uygulama açıklamasında bulunması gereken özellikler;
- Kısa, Öz ve Vurucu Olmalı: Açıklamanızı kısa ve öz tutmalısınız. 4000 karakterlik alanın tümü kullanılmalı fakat içerikte tekrara düşmemek gerekir. Kullanıcılar genellikle hızlıca bilgi almak ister ve bu da ilk cümleleri çok önemli kılar. Dolayısıyla özellikle app description hazırlarken giriş kısmında uygulamanın ne yaptığını ve kullanıcılara sağlayabileceği olası faydaları net bir şekilde belirtmek gerekir.
- Hedef Kitleye Uygun Olmalı: İçeriği hangi hedef kitle için yazıyoruz? Bu soruya verilecek doğru yanıt, etkileşim düzeyini, dönüşümü ve marka sadakatini artırırken maliyetleri optimize edecek ve ASO’da rekabet üstünlüğü sağlayacaktır. Hedef kitlenin ilgisini çekecek bir dile ve metin alanına sahip olmak, kullanıcıda uygulamanın faydaları odağını besleyecek ve dönüşüme giden yolu açacaktır.
- Uygulamanın Ana Özellikler ve İşlevlerinden Bahsetmeli: Uygulamanın öne çıkan özelliklerini vurgulamalı ve kullanıcının bu uygulamanın ne sunduğunu hızlıca anlamalarına yardımcı olmalıyız.
- Hedef Kelimeleri İçermeli: Uygulama açıklamalarını büyük ölçüde kullanıcılar için oluştursak da yukarıda da ifade ettiğim gibi store’larda görünürlük kazanmayı hedeflediğimiz kelimeleri doğal akış içerisinde bu alana dahil etmeliyiz.
- Güncelleme ve Destek Bilgilerine Vurgu Yapmalı: Kullanıcılara düzenli güncellemeler ve müşteri desteği sağlandığını belirtmeliyiz. Bunu vurguladığımız takdirde markaya duyulan güven algısını geliştirebilir ve indirmeye teşvik etme yolunda önemli bir adım atabiliriz.
- Alt Başlıklara Ayrılmalı ve Listeleme Metodu Kullanılmalı: İçeriğin okunabilirliği noktasındaki öneriler detaylandırılabilir olsa da app description kapsamında alt başlıklar kullanmak ve özellikle kullanıcının mutlaka dikkatini çekecek noktaları listeleme metodu ile çok daha soft ve okunabilir bir şekilde vermek gerekir.
App Store Keyword List ve Event Fırsatlarını Değerlendirme
App Store, Play Store’dan farklı olarak uygulamanın hangi kelime gruplarında sıralanacağını keşfetmek adına keywords alanından beslenir ve bu alan 100 karakterle sınırlandırılmıştır.
App Store özelinde dikkat çekmem gereken bir diğer nokta da uygulama içi etkinlikler ve bu event’lerin app görünümünde yarattığı etki ile download’ı beslemesidir.
App Store uygulama için oyunlar ve film galaları için de bu etkinliklerin kullanmasını öneriyor ve official kaynakları ile download’ı tetiklediğinin altını çiziyor. Bu noktada Netflix’in yakın dönemden iyi bir örneği var karşımızda. Nadal ve Alcaraz maçını canlı veren Netflix, bunu App Events olarak işaretleyerek App görünümünde farklılaşmayı hedeflemiş.
App Store event’i oluştururken dikkat edilmesi gerekenleri özetlemek istersek;
- Etkinlik adı en fazla 30 karakter uzunluğunda, benzer ve dikkat çekici olmalı. (App title ile benzer özellikleri taşımalı kısaca.)
- Short description 50 karakter, long description ise 120 karakterle sınırlandırılmalı ve etkinlik ile ilgili mümkün olduğunca ayrıntı vermeli ve call to action içermeli.
- Etkinliği görsel olarak ortaya koyan bir video ya da resim hazırlanmalı. Video otomatik oynatılacağından ve tekrarlanacağından dolayı kurguda bu dikkate alınmalı.
noktalarına dikkat çekmemiz yeterli olacaktır.
Kullanıcı Geri Bildirimlerini Takip Etmek ve İyileştirmek
Yapılan araştırmalara göre kullanıcıların neredeyse %80’i, bir uygulamayı indirmeden önce store’daki ortalama puanını ve uygulamaya gelen geri bildirimleri dikkate alıyor. Öyle ki; 2018 yılında yapılan bir çalışma, kullanıcıların 3 ve daha az puana sahip uygulamaları indirme eğilimlerinin büyük ölçüde azaldığını gösteriyor. Yine Apptentive’nin yaptığı araştırmaya göre insanların %77’si ücretsiz bir uygulamayı indirmeden önce en az 1 yorum okuyor. Sonuç olarak; ASO konuştuğumuz bir noktada kullanıcı review’larını göz ardı etme ihtimalimiz yok.
Store algoritmaları açısından baktığımızda da Reviews’ler önemli bir konu. Bu noktada konunun iki yönü olduğunu söyleyebiliriz. İlki; kullanıcıların download eğilimini şekillendirmesi itibariyle Impressions/Download oranını geliştirmesi ve Store algoritmaları açısından uygulama etkileşimini geliştirmesi.
İkincisi ise doğrudan Store algoritmalarının kategori kırılımında pozisyonları belirken uygulamanın ortalama puanını da bir metrik olarak alması. Elbette bu cümleden store puanı yüksek olan uygulamaların mutlaka düşük olan uygulamaların önünde yer alacağı çıkartılmamalıdır. Sıralama algoritmasında birçok metrik olduğundan dolayı burada belirleyici olan yalnızca Reviews’ler değildir fakat Reviews’ler net bir şekilde etki sahibidir.
Kullanıcı geri bildirimlerini iyileştirme iki yönlü bir çalışma sistematiğidir. Bu çalışma sistematiğinin ilk adımı, uygulamada mükemmel bir deneyim sunduğumuzdan emin olarak app’i ilk kez değerlendirecek kullanıcıların beklentilerini karşılamak (UX/UI önerileri kapsamında detaylandırılacaktır.) ve overall app rating’i iyileştirmektir.
İkinci adımı ise geçmişte uygulamaya negatif geri bildirim yahut puan bırakan kullanıcıların dikkat çektiğini noktaları ve şikayetlerini (özellikle tekrar eden şikayetleri) derlemek ve bunları iyileştirme noktasında (elbette anlamlı olanları) kararlılık göstererek uygulamayı geliştirmeye devam etmek ve kullanıcı ile iletişime geçerek negatif geri bildirimi pozitife çevirebilmektir.
Bu kapsamda alabileceğimiz aksiyonlar;
- Uygulama update’lerini kullanıcıya detaylı bir şekilde aktarmak adına özellikle major güncellemelerin yapıldığı dönemlerde bunları highlight edebilmek adına yalnızca Yenilikler alanını değil App Description bölümünü de aktif bir şekilde kullanmak.
- Kullanıcı geri bildirimlerini teşvik edebilecek on site kurgular çalışmak ve bu kurguların etki düzeylerini gözlemlemek.
Uygulama Ekran Görüntüsü ve Videolarını Kullanıcı ve Sektörün Beklentilerini Dikkate Alarak Optimize Etmek
Kullanıcıların önemli bir kısmının uygulamayı ve özelliklerini görmeden indirme davranışı göstermediğini ya da tereddütlü davrandığını ve görsellerin ilk izlenim için etkisini dikkate alırsak, uygulamaya ilişkin detayları yazılı kaynaklara kıyasla çok daha hızlı aktarmamıza yardımcı olan görsel bileşenlerin ASO’nun en önemli noktalarından biri olduğunu çok daha net ifade edebiliriz.
Bu noktada uygulama görsellerinin önemini birkaç maddede toparlamak istersek;
- Uygulamanın ekran görüntülerinin kalitesi, kullanıcı bakış açısıyla uygulama kalitesine ilişkin algıyı şekillendirmesi.
- Kullanıcıların neredeyse %98’inin indirme kararını uygulama açıklamasına göre değil görsellere göre vermesi.
- Kreatif görseller ile ortaya çıkacak daha fazla indirmenin çoğu zaman daha fazla etkileşim yaratması sonucunda App Store ve Play Store algoritmalarının tetiklenmesi ve uygulamanın ASO görünürlüğünün gelişim göstermesi.
Uygulama Ekran Görüntüleri Nasıl Olmalı?
Uygulama ekran görüntülerinin yanıt vermesinin önemli olduğu soruları;
- Uygulamanın en önemli avantajlarını yansıtıyor mu?
- Uygulamayı pazardaki diğer uygulamalardan yani rakiplerinden ayıran noktalar yer veriyor mu?
- Kullanıcı bu uygulamayı neden indirmeli sorusunun yanıtına değiniyor mu?
olarak sıralayabiliriz. Temelde bu üç soruya da yanıt veren bir uygulama görüntüsü, kullanıcıyı ikna etmede etkili olacaktır ve ikna edici cevabı verebilen görselin kullanıcının ilk anda görüntülediği görsel olması yani en başta konumlandırılması gerekir.
İçeriğin yanında format olarak dikkat edilmesi gereken noktalar ise;
- Yüksek çözünürlüklü görsellerin tercih edilmesi,
- Farklı cihazlar için özel boyutlandırılmış ekran görüntüleri kullanılması, (Örneğin; iPhone ve iPad için farklı boyutlarda görseller hazırlanması)
- Okunaklı yazı tiplerinden yararlanılması ve görsellerde yoğun metin kullanılmaması,
- Kullanıcıların görselleri scroll etmesini ve incelemesini sağlamak adına ekran görüntülerinin iki ya da daha fazla parçaya bölünerek verilmesi,
- Uygulama popülaritesine dikkat çekilmesi, (otoriteler tarafından yayınlanan istatistikler varsa, örneğin; xxx’e göre 2024’ün en çok indirilen uygulaması gibi)
- Menüdekiler gibi genel görünüme yer verilmemesi, özelleştirilmiş alanlar ile ilerlenmesi,
- En iyi ekran görüntüsünün en başa konumlandırılması, (indirmeyi tetiklemek adına “uygulamamızı indirin” değil de “bu uygulamayı neden indirmelisiniz?” noktasında kalmalıyız)
olarak detaylandırılabilir.
Uygulama Önizleme Videosu Nasıl Olmalı?
Uygulama videosunun kullanıcının dikkatini çekebilmesi ve indirmeyi destekleyebilmesi adına;
- İlk 5 saniyeyi değerlendirmek ve uygulamanın en popüler özelliklerine ve benzersiz avantajlarına yer vermek,
- Marka dilini, renklerini ve tarzını kullanmak ve markaya ilişkin çok fazla açıklama yapmadan kullanıcının videoyu marka ile ilişkilendirmesini desteklemek,
- Videoda seslendirme olması halinde altyazı eklemek,
- Hedef kitlenin arama eğilimlerine ve beklentilerine uygun noktalara temas etmek,
- Kullanıcıların çoğunun mobil cihazlarda dikkatinin hızlı bir şekilde dağıldığını dikkate alarak özellikle vurgulanmak istenen noktaları tasarımsal olarak ön plana çıkartmak,
- Kullanıcıların anlamlı geri bildirimlerini dikkate almak ve özellikle belirli alanlarda yoğunlaşan geri bildirimlerin çözüme kavuşturulduğundan kısaca bahsetmek
noktalarına dikkat edilmelidir.
App Store için;
- 3 adet uygulama videosu eklenebilir.
- Video boyutu 500 MB’ın altında tutulmalı ve video uzunluğu 15-30 saniye olmalıdır.
- Videoların her Apple cihazı için farklı boyutlarda olması önemlidir.
- Videolar dikey ya da yatay olabilir.
Google Play Store için;
- Video yatay modda olmalıdır.
- Yalnızca bir video yüklenebilir.
Video otomatik olarak oynatılmadığından ilk ekran görüntüsünün yerinde yer alır.
Ekran görüntüleri ve videolar alanı ASO’da A/B test sürecinin rahatlıkla gözlemlenebileceği en geniş oyun alanıdır. Dolayısıyla buradaki görsellerin içerik ve dizaynını belirli periyotlarla değiştirerek kullanıcıda ve store algoritmalarında fark yaratmak ve indirmeyi tetiklemek mümkündür. Benimsememiz gereken strateji de günün sonunda bu dinamik yapıdır.
Hedef Kitlenin Kümelendiği Alanlarda Download Hedefiyle Görünür Olmak
Play ve App Store algoritmalarının tetiklendiği bileşenlerin başında download ve etkileşim gelir. Dolayısıyla App etrafında değerlendirmemiz gereken noktalardan biri de SEO’daki Off Page stratejilerle benzer amaca dayanarak hedef kitlemizin kümelendiği alanlarda görünür olmak ve bunu yaparken görüntüleme değil download hedefiyle bir strateji inşa edebilmektir.
Örneğin; dizi, film, belgesel, çocuk ve canlı TV gibi temel kategorilere sahip olan online bir yayın platformunu ele alalım ve bu yayın platformunun ağırlığı, platforma özeli üretilen film ve diziler olsun.
Bu kapsamda film ve dizi dünyasında değerlendirebileceğimiz alternatifleri ortaya koyarak işe başlamalıyız. Fil’m Hafızası, Altyazı, Sinefil ve Sinekafe performans itibariyle bu noktada dikkat çeken mecralardır.
Etkileşim düzeyinin yüksek olduğunu verilerle ortaya koyabileceğimiz bu mecralar için App download hedefli çalışma sistematiği inşa etmek ve sonuçları takip etmek, ASO çerçevesinde mutlaka değerlendirmemiz gereken işlerden biridir.
Özetle; hedef kitlemize ulaşmak, dikkat ve ilgilerini çekebilecek görsel assetlerle uygulamanın sunduğu avantajlardan (bu avantaj başka bir platformda yayınlanmayan, uygulamaya özel bir content de olabilir) bahsetmek, download’u tetiklemeyi hedeflemek ve çıktıları somut verilerle raporlamak şeklinde dört adımda ilerletilmesi gereken bir süreçtir.
İş Sonuçlarını Takip Etmek ve Stratejiyi Sürekli Geliştirmek
Her ne kadar SEO’da olduğu gibi ASO’da doğrudan bir estimasyon vermek mümkün olmasa da somut verilerle gelişimi takip edebileceğimiz metrikleri;
- İndirme sayısındaki değişim,
- Aktif kullanıcı sayısındaki değişim,
- Hedef kelime gruplarındaki pozisyon değişimleri,
- Kategori bazlı pozisyon değişimleri,
- Aksiyon bazlı (event, mecra işbirliği vb.) indirme ve etkileşim katkısı,
- Geri bildirim sayısı ve ortalama puandaki değişim ve
- Geri bildirimlerin niteliğinde değişim.
olarak sıralayabiliriz.